yazarı
zana muhsen olan kitap. normalde bu tarz kitaplardan pek hoşlanmam, ama kitap ilgimi çekti. çünkü gerçek bir öykü, yazar kendi hayatını kaleme almış. fransa'da en çok satan kitapmış, tüm avrupa'da listelerin en başında yer almış, 18 dile çevrilmiş.
birçok dile çevrilmiş olmasının sebebini bitirdiğimde anladım, gerçekten yaşanmış bir olay olduğunu hissettiriyor. yer yer inanamıyorsunuz, "hangi çağdayız, yok artık" gibi tepkilerle yükseliyorsunuz. bu kitaptan sonra çağdaş köleliğe ve çevreye daha farklı gözle bakıyor insan. bir an olsun inancını kaybetmeyen iki kız kardeşin hikayesi su gibi akıp gitti desem yeridir. bittikten sonra googleda zana'yı cidden arattım, gerçek fotoğraflarına da denk gelince incelemeden edemedim. bunu yapacak tek kişi ben değilim biliyorum. kitabın sonu için ne siyah ne beyaz diyebilirim. gri içinde kalıyorsunuz. okuyun derim, çünkü bu kapalı cümleyi de ancak okuyanlar anlar.