her şey şiirdir, uğultusu rüzgarın
bir ırmağa usulcacık yağan kar
her gece okunan bir dua çocuklukta
gökyüzünde bölük bölük turnalar .✏
her şey şiirdir, sevinç ve kader
dünyada olmak duygusu... kıyıda, ıssız kayalarda
kendi başına ışıldayan su .✏
her şey şiirdir, şimdi, şu anda
ak kağıt üstünde dolanan elim
karşıki avluda salınan söğüt
yandaki odada uyuyan bebeğim .✏
her şey şiirdir, çağrısı aşkın
bahar toprağından yükselen tütsü
umut ve acı, başlayan ve biten,
yağmurun ve akıp giden hayatın türküsü .✏
her şey şiirdir ve bir gün belki
ilk aşkım, ilk göz ağrım şiir
koynunda ona yazdığım mektuplar
bir yerlerden çıkıp gelecektir...
ataol behramoğlu
ataol behramoğlu, 13 nisan 1942’de, azerbaycan kökenli bir ailenin çocuğu olarak babasının yedek subaylığı sırasında çatalca’da doğdu.
kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını
kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin
ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara
bir kum tanesi gibi, bir yaprak gibi, bir taş gibi dinleneceksin
değişir yönü rüzgarın
solar ansızın yapraklar;
şaşırır yolunu denizde gemi
boşuna bir liman arar;
gülüşü bir yabancının
çalmıştır senden sevdiğini;
içinde biriken zehir
sadece kendini öldürecektir;
ölümdür yaşanan tek başına,
aşk iki kişiliktir.