almanca adı "ın der strafkolonie olan" dilimize ise "ceza sömürgesi olarak çevrilen bu kitap franz kafka' nın yazmış olduğu bir öyküdür.
sözde mahkumları cezalandırmak ve işkence etmek için tasarlanmış bir makinenin ironik bir biçimde son derece sanatsal , estetik, adeta nadide bir şaheser gibi hayranlıkla anlatıldığı bu öyküde, kafka yine metaforlara bolca yer vererek insan, toplum ve ceza kavramlarını mercek altına alıyor .franz kafka ceza sömürüsü'nde , insanlık ayıpları ve vahşetleri karşısında toplumun duyarsızlığını , olan bitene karşı seyirliğini çok çarpıcı betimlemelerle anlatıyor. buna rağmen cezaya çarptırılan mahkum karşımıza boş bakışlı , yüzünde köpek gibi itaatkar bir ifade taşıyan , hatta yamaçlarda dolaşsın diye bırakılmış ne var ki infaz vakti geldiğinde geri dönmesi için bir ıslak çalmanın yeteceği bir figür olarak tasvir edilmiş. bu olağanüstü mahkum betimlemesi metni ters yüz etmeye yetiyor! toplumsal rehavetin ve duyarsızlığın tarlasında bireysel itaatkarlığın tohumlarını görüyoruz...