bazen birinin ağladığını görüp, “neyin var, n’oldu?” diyememek çok garip değil mi? “günaydın” dememek.
“gününüz nasıl geçti?” dememek. “demek eve balık götürüyorsunuz, hamsiyi kızartacak mısınız, yoksa fırında mı yapacaksınız?” dememek. “o kitabı ben de okudum, harika değil mi?” dememek. “ya kaçırıyorum, şu an maç kaç kaç?” dememek. “kızınız kaç yaşında, benim de iki kızım var” dememek. “saçınızı nerede boyatıyorsunuz?” dememek...
tanıdıklarımızla car car konuşup, yanlarında rahatlayıp, sokaktakilere niye dilsizmişiz gibi yapıyoruz?
*sayfa26*
unutma, yüzde yüz emin olmak istersen yüzde yüz gecikirsin! bir daha kendini gözlerini kısıp geleceği netlemeye
çalışırken bulursan bu sözü tekrarla ve ellerini bırak. ellerini bırakanlar hep en güzel yerlere giderler.
*sayfa101*
her gün bir yazar tarafından hayatının hikayelendirildiğini düşün ve dinle. böyle bir kahraman olmak ister miydin? istiyorsan başarıyorsun. ne mutlu sana.