sabahattin ali
(d. 25 şubat, 1907 - ö. 2 nisan, 1948) şair ve yazar.
"insanlara olduklarından başka gözlerle bakmakta ısrar edişime içerliyordum."
"halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması... içimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu... içimizde şeytan yok... içimizde aciz var... tembellik var... iradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var."
içimizdeki şeytan romanıyla beni benden alan yazar...
birçok seylere ihtiyacımızı ancak onları görüp tanıdıktan sonra keşfetmez miyiz?
"muallim olarak geldiğim şehir orta anadolu'nun bozkırlarında bir cilt yarası gibi intizamsız, karışık ve kirli uzanıyor ve yayılıyordu.
sırtıma benizli kerpiç evlerden, yapraksız dallarını iri örümcek ayakları gibi geren ağaçlardan ve nasıl dolaşıp hareket ettiklerine hayrette kaldığım, hayatla alakası olmayan insanlardan başka bu şehrin hususiyetleri yoktu." diyor konya için sabahattin ali.
şiirlerini çok beğendiğim bi yazar
"etrafımız o kadar çirkefle dolu ki, temiz kalmak için bir tek çare kendi dünyamıza çekilmek ve muhitle, hiç olmazsa manen, alakamızı kesmektir."
eskisi gibi
seneler sürer her günüm,
yalnız gitmekten yorgunum;
zannetme sana dargınım,
ben gene sana vurgunum.
başkalarına gülsem de,
senden uzakta kalsam da,
sevmediğini bilsem de
ben gene sanavurgunum.
dağları aşınca başım,
geri kaldı her yoldaşım,
gel sevgilim, gel kardaşım,
ben gene sana vurgunum.
gönlüm seninkine yardı,
aynı şeyleri duyardı;
ayaklarımız uyardı...
ben gene sana vurgunum.
ali kocatepe tarafından bestelenmiş şiir. bestesi ayrı güzeldir.
bir arkadaş istiyorum. benimle konuşmadan beni tamamen anlayacak, benimle karşı karşıya saatlerce hiç konuşmadan oturabilecek bir arkadaş.