kürk mantolu madonna

"halbuki o hiç de fevkalade bir adam değildi. hatta pek alelade, hiçbir hususiyeti olmayan, her gün etrafımızda yüzlercesini görüp de bakmadan geçtiğimiz insanlardan biriydi" diye anlatır raif efendi'yi sabahattin ali. kurgusu bir aşkın üzerine olan kitap, halbuki derin tespitleriyle kendimize bir itiraf niteliği taşıyor. ben de o insanlardan biriyim, içinde yaşanmışlıkların fırtınası, dışında ölü deniz, dalgasız. belki aynı raif efendi gibi öldükten sonra fırtınalar kaleme alınır ve birkaç kişiye dokunur.
popülerliğine bir türlü anlam veremediğim kitap olur kendisi. sabahattin ali'nin çok daha iyi kitapları var. (bkz:içimizdeki şeytan) (bkz:kuyucaklı yusuf)
yazıldığı dönemle okunduğu dönem arasında dağlar kadar kültür farkı olduğu için oldukça yanlış anlaşılan, (hatta) popüler listelerin zirvesinden inmek bilmeyen fakat bir o kadar da anlaşılmayan, türk edebiyatının takdire şayan edebi şahsiyetlerinden sabahattin ali'nin kült eseri.

eser her ne kadar aşk konulu kitaplar arasında yer alsa da maalesef yanılıyor okurlar, bu konuda. eser, tema itibariyle tamamen 'bireyin iç dünyasını yansıtan eserler' arasında yer alıyor.

"küçük bir memur olan raif efendi'nin hikayesine giriş yaparak başlar, psikolojik tahliller yaparak ilerler. ardından büyülendiği bir tablo karşısında hayatının tepetaklak olduğu yıllara geri dönüşler yapılarak maria puder'e olan alakasıyla devam eder."

son dönemlerde sinemaya uyarlanacak haberlerinin yanı sıra (türkiye'deki okumamak sıkıntısından kaynaklı) fiyaskolar da yok değil, bu kitap hakkında. sabahattin ali eğer yaşasaydı bu kitabı yazdığına pişman olurdu. bundan eminim. (bkz:sabahattin ali)
sabahattin ali okuyanlar bilir kalemini. alıntı bir cümlesini okusanız hemen anlarsınız cümlenin ona ait olduğunu. kendine has bir kalemden, özgün bir hikaye kürk mantolu madonna. okuduktan sonra "ahhh raif bey ahh! yaktın yüreğimi" dedirtti. kitap iki bölümden oluşuyor diyebilirim.ilk bölüm raif bey'in maria puderli hayatı ve ikinci bölüm raif bey'in maria pudersiz hayatı. mükemmel bir esersin kürk mantolu madonna!
sabahattin ali’nin türk edebiyatına kazandırdığı en önemli eserlerden biri olan kürk mantolu madonna’da bir yandan raif efendi’nin yaşadığı aşk, içsel yolculuk tadında anlatılırken bir yandan da karakterler hakkında psikolojik tahliller ve betimlemeler okuyucuya sunulmaktadır.

şahsen ben sabahattin ali gibi bir yazarı bu kitap vesilesi ile tanıdım ve iyiki tanımışım. ayrıca sırça köşk kitabını da okumanızı tavsiye ederim..
"aşk hiç de sizin söylediğimiz basit sempati veya bazen derin olabilen sevgi değildir. o büsbütün başka, bizim tahlil edemediğimiz öyle bir histir ki, nereden geldiğini bilemediğimiz gibi, günün birinde nereye kaçıp gittiğini de bilemeyiz"(bkz:sabahattin ali)
raif efendinin iç dünyasının, geçmişte yaşadığı aşkın ve karakterlerin özelliklerinin akıcı ve özenli bir şekilde betimleme yapıldığı kitap.
okurken pek de keyif almadığım, evet altını çizecek bolca cümlenin bulunduğu, kahvenin yanında da güzel göründüğünü düşündüğüm sabahattin ali eseri, yaşımla da alakası olduğunu düşündüğüm ve yazarı eleştirebilecek birikime sahip olmadığım için 30'lu yaşlarımda yeniden okumayı düşündüğüm, yine de içeriğinin kişilik tahlilleri dolayısıyla oluşan ağırlığına nazaran popülaritesine bir türlü anlam veremediğim kitap.
popülerliği yüzünden uzun zamandır uzak durduğum en sonunda dayanamayıp okuduğum kitap. hiç beğeneceğimi düşünmeden başladım kitaba ama bayıldım!
  • /
  • 2