vaveyla

Durum: 5 - 0 - 0 - 0 - 05.07.2018 15:15

Puan: 44 - öğrenci

7 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.

Âşık veysel

gözleri görmeyen ama gönlü gören ozan.

sabahattin ali

Âh sabahattin ali (*:çok daha yalnızım

ayşe,

bu mektubu sana yazılmamış telakki edebilirsin. bunu isteyerek yazmıyorum, sana çok dargınım, bunu mecbur olduğum için yazıyorum. yazmasam deli olacağım. sanki birisi bir yastıkla ağzımı burnumu tıkamış gibi: ancak birisine içimi dökersem derin bir nefes almış kadar ferahlayacağım.

kime içimi dökebilirim? beni senin kadar çok kim dinledi? benim içimin dalgalarını senin kadar kim bilir? ve ben senden başkasına kendimi anlatırken anlaşılacağımdan bu kadar emin olabilir miyim? seninle aramızda adeta hususi ve başka bir lisan teşekkül etti gibi geliyor bana sana çok dargın olduğum halde.

fakat müzeyyen bu derin bir tutku

bazı kitapların vakti vardır, fakat müzeyyen bu derin bir tutku kitabını ilk okuduğumda tam vakıf olamamıştım, ikinci okuyuşumda daha iyi anladım ve yazarın soyut olarak aslında kendi ruhunun bir başka ruhta ki ekseriyetini anlatıyor ve bu ruhun olasılıkları üzerinde duruyor bir parça.

çukur

otizmin farkına vardıran önemli dizilerden biridir. aliço karakteriyle bu büyük başarıyla yansıtılmıştır

cemal süreya

soyadında ki ikinci 'y' sezai karakoç ile girdiği iddia sonucu kaybeden şair.
Henüz hiç başlık açmamış.

Âşık veysel

ey beni bu derde giriftar eden
eski muhabbeti kaldırdın neden
gönül ister kavuşmayı ölmeden
gül olmasa bülbül ah u zar etmez

fakat müzeyyen bu derin bir tutku

kitap öyle tuhaf ki, ne söyleyeceğimi bilmemekle beraber beğenip beğenmediğimi de bilmiyorum. bazı kısımları ne kadar anlaşılırsa, diğer bazı kısımları da o kadar kapalı. geniş bir hayal gücü gerektiriyor kitap, yoksa cümlelerin anlaşılması mümkün değil. "ne diyor bu adam ya?" dersiniz.
başta çok sıkıldım, sonlara doğru bi miktar daha istekle okudum.
beklediğim gibi değildi açıkçası. herkesin anlayamadığı, birtakım parçalardan oluşan şeylere "sanat" diye bakılan soyut göz vardır ya; bence bu öyle bir kitap işte :d ve sanırım bende o gözden yok. bilmiyorum.
kitabın en güzel cümleleri arka kapakta verilmiş zaten.
-
"her şeyin iyi gittiğini nerden çıkarıyorsun?" dedi. "herif rüzgârı kendinden menkul uçurtmanın teki. ara sıra telleri takılır gibi kadına geliyor gece yarısı." "fakat müzeyyen, bu derin bir tutku," dedim. tırsmaya başlamıştım. haklı olabilirdi. "evet, biraz sapık ve tek taraflı bir tutku," dedi, arkasını dönüp gitti. hikâyeye göre adam, kadını çok seviyor, sevdikçe ruhu büyüyor, eve sığmıyor... bülbülün çilesi, yazarın zulası... inceden sarma bir sigara, inceden bir bardak... jak danyel isimli bir şişe, hicran isimli bir yara, tuhaf isimli bir roman. kafamız iyi, açmayın kapağı, biz böyle iyiyiz.
-
filmi de varmış, bir ara da filmini izleyeyim diyorum. belki severim. onu da bilmiyorum.

ali atay

dursun ali atay, türk oyuncu, müzisyen ve film yönetmeni. 20 nisan 1976 tarihinde rize'de doğdu. 1999’da mimar sinan güzel sanatlar üniversitesi devlet konservatuvarı tiyatro bölümü’nden mezun oldu.
(bkz:leyla ile mecnun) dizisinin mecnunu :)

cemal süreya

bir bahçenin ortası var , mavi ipek kış çiçeği, sigara içmek için, üst kata çıkıyorsun ..

ilber ortaylı

çok güzel bir kız sayesinde tanıştığım,tarihe karşı ön yargımı kıran, "bir fotoğraf çekilmemize ne dersiniz?" dediğimde, "sanki kibar bir garsonsun, kahvenin yanında bir dilim keke ne dersiniz,der gibi, e hadi çekilelim bakalım." yanıtını aldığım neşeli adam. :)

leyla ile mecnun

gitti işte. sanki böyle buram acıyor gibi ha, sanki buram çok acıyo gibi oldu şimdi. bu acı geçiyor mu?

ismail abi

moda anlayışına hayran kaldığım kişilik :s
ayrıca ağlatacak kadar acıklı bişeyi bile ismail abiden dinlemek ne kadar gülümsemeye yol açar
iskender :"-biliyor musun ismail, mecnun'un en sevdiği tatlı tulumbadır. tulumbanın hastası. tulumbayı gördü mü dayanamaz.
ismail abi: -he biliyom. en ucuzu o çünkü. şimdi baklava dünya para ya. o yüzden tulumba seviyo yoksa tulumba sevilir miymiş allah aşkına. adı üstünde tulumbaaa.

bak şimdi duygulandım yine

şahsiyet

şahsiyet ülkemiz de iyi orjinal dizi yapılabileceğine dair çok büyük bir umuttur. konu olarak, süre olarak ve çekim tekniği olarak harikulade bir dizi örneği. oyunculuklar muazzam. polisiye dram türünde bir dizi polisiye denince benim için akan sular durur. kolay kolay da polisiye beğenmem ama bu diziye bayıldım. jeneriği beni benden aldı sürekli dinliyorum bağımlısı oldum resmen. diziyi izlemeye hakan günday'ın senaryosunu yazdığını duyduğum da karar verdim. agah, nevra ve deva karakterleri çok iyi yazılmış. deva yı oynayan oyuncuya bayıldım. izlenesi dizi.

cemal süreya

sizin hiç babanız öldü mü?
benim bir kere öldü kör oldum
yıkadılar aldılar götürdüler
babamdan ummazdım bunu kör oldum
siz hiç hamama gittiniz mi?
ben gittim lambanın biri söndü
gözümün biri söndü kör oldum
tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
şöylelemesine maviydi kör oldum
taşlara gelince hamam taşlarına
taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
taşlarda yüzümün yarısını gördüm
bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
yüzümden ummazdım bunu kör oldum
siz hiç sabunluyken ağladınız mı?

kafkaokur

ilk sayısı eylül 2014 de çıkan edebiyat dergisi

mayıs 18 sayısı

Toplam entry sayısı: 5

cemal süreya

soyadında ki ikinci 'y' sezai karakoç ile girdiği iddia sonucu kaybeden şair.

çukur

otizmin farkına vardıran önemli dizilerden biridir. aliço karakteriyle bu büyük başarıyla yansıtılmıştır

fakat müzeyyen bu derin bir tutku

bazı kitapların vakti vardır, fakat müzeyyen bu derin bir tutku kitabını ilk okuduğumda tam vakıf olamamıştım, ikinci okuyuşumda daha iyi anladım ve yazarın soyut olarak aslında kendi ruhunun bir başka ruhta ki ekseriyetini anlatıyor ve bu ruhun olasılıkları üzerinde duruyor bir parça.

Âşık veysel

gözleri görmeyen ama gönlü gören ozan.

sabahattin ali

Âh sabahattin ali (*:çok daha yalnızım

ayşe,

bu mektubu sana yazılmamış telakki edebilirsin. bunu isteyerek yazmıyorum, sana çok dargınım, bunu mecbur olduğum için yazıyorum. yazmasam deli olacağım. sanki birisi bir yastıkla ağzımı burnumu tıkamış gibi: ancak birisine içimi dökersem derin bir nefes almış kadar ferahlayacağım.

kime içimi dökebilirim? beni senin kadar çok kim dinledi? benim içimin dalgalarını senin kadar kim bilir? ve ben senden başkasına kendimi anlatırken anlaşılacağımdan bu kadar emin olabilir miyim? seninle aramızda adeta hususi ve başka bir lisan teşekkül etti gibi geliyor bana sana çok dargın olduğum halde.

cemal süreya

soyadında ki ikinci 'y' sezai karakoç ile girdiği iddia sonucu kaybeden şair.

çukur

otizmin farkına vardıran önemli dizilerden biridir. aliço karakteriyle bu büyük başarıyla yansıtılmıştır

sabahattin ali

Âh sabahattin ali (*:çok daha yalnızım

ayşe,

bu mektubu sana yazılmamış telakki edebilirsin. bunu isteyerek yazmıyorum, sana çok dargınım, bunu mecbur olduğum için yazıyorum. yazmasam deli olacağım. sanki birisi bir yastıkla ağzımı burnumu tıkamış gibi: ancak birisine içimi dökersem derin bir nefes almış kadar ferahlayacağım.

kime içimi dökebilirim? beni senin kadar çok kim dinledi? benim içimin dalgalarını senin kadar kim bilir? ve ben senden başkasına kendimi anlatırken anlaşılacağımdan bu kadar emin olabilir miyim? seninle aramızda adeta hususi ve başka bir lisan teşekkül etti gibi geliyor bana sana çok dargın olduğum halde.