william shakespeare

stratford-upon-avon doğumlu, yazar. (bkz:romeo ve juliet)
rosse - ah zavallı ülkem! kendini tanımaktan adeta korkuyor. ona anamız değil ancak mezarımız denir: orada her şeyden habersiz olanlardan başka gülümseyen yok; orada ahlar, iniltiler, göğü yırtan ağlayışlar sürüp gidiyor, duyan yok, fark edilmiyor bile. büyük üzüntüler günlük kaygılar olmuş; ölüm çanı çalarken kime diye soran pek olmuyor; iyi insanların ömrü başlarındaki çiçeklerden önce geçiyor, çiçekler solmadan onlar ölüyor.
macduff - ah, çok inceden inceye ama, çok doğru bir anlatış bu!
malcolm - en taze acı nedir?
rosse - bir saat önce olan anlatanı gülünç ediyor; her dakika, yeni bir acıya gebe.
macduff - karım nasıl?
rosse - iyidir.
macduff - ya bütün çocuklarım?..
rosse - onlar da iyidir.
shakespeare var ya da yok. oldu ya da hiç var olmadı bilmiyorum. onu roland emmerich'in son filmi (bkz:anonim) zaten sorguluyor. ama bu eserleri yazan biri vardı. bu bir gerçek. birileri de bu eserleri oynamak için var. hatta başkaları da seyretmek için.
kamu spotu: tiyatroya gidin arkadaş
çoğu küfürü dile ilk döken yazardır aynı zamanda. bir çok kelimeyi ingilizce'ye kazandırmıştır.
"for one kiss,i would defy a thousand wessex'es"
love.
cehaletten başka karanlık yoktur.
ingiliz şair, oyun yazarı ve oyuncudur. ingilizce dilinde yazan en büyük yazar ve dünyanın en seçkin drama yazarı olarak kabul edilmektedir. sıklıkla ingiltere'nin ulusal şairi ve "avon'un ozanı" olarak anılır.
aslında hiç öyle birinin olmadığı söylentisi olsa da; vardır. vaftiz belgesi de bunun kanıtlarındandır.